Avukat Çetin, “Ceza tatmin edici değil”

Patlamanın bilinçli taksir olduğunu ve 22,5 yıla kadar cezayı gerektirdiğini iddia eden Çetin, şöyle konuştu: “Davamız, taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olmaktan açılmış ve 2 yıldan 15 yıla kadar hapsi gerektiriyordu. Yönetim kurulu üyelerine 5 yıl, diğer teknik sorumlular diyebileceğimiz 3 kişiye de 6’şar yıl 8’er ay hapis cezası verildi. Açıkçası, verilen cezaları aileler de biz de tatmin edici bulmadık. Dolayısıyla bunu temyize götüreceğiz ve lehimize bozulmasını talep edeceğiz. Yargıtay’da dosyanın görüşülmesi şu anki koşullarda 1,5-2 yıl gibi bir süreyi alıyor. Ama bu tip dosyalar özel dosyalar. Biz bu dosyanın, öncelikli incelenmesi talebinde de bulunacağız. Bir yıl içinde bu dosyanın Yargıtaydan lehimize bozulup gelmesi veya onanması şeklinde bir beklentimiz var.”

-“Ölüm çukurları oluşturmamalı”-

Kararın Türkiye için bir emsal oluşturduğunu belirten Çetin, şöyle devam etti.
“Biz, gerçekten önemli bir karar diye düşünüyoruz. İşverene saygı göstermek, insanlara istihdam yaratanları sevmek, saymak elbette hepimizin birinci önceliği ancak insanlara istihdam yaratırken ölüm çukurları oluşturmamalı. Hele hele bugünün Türkiye’sinde ve dünyasında çağdaş normlara uygun iş yerleri ve koşulları sağlanmak zorunda. Bunu yapmadığınız zaman, insanların yoktan yere ölümüne sebep oluyorsanız bunun da karşılığını cezai müeyyide olarak görmeniz gayet doğal. Bu karar da bunu ortaya koydu. Anonim şirketin yönetim kurulu üyelerinin gerekli önlemleri almadıkları zaman hapisle karşılaşabileceği bir kararla muhatap olacaklarını bu karar göstermiş oldu. Bu daha önce olmayan bir şeydi.”

-Maddi ve manevi tazminat davaları da devam ediyor-

Av. Çetin, Mustafakemalpaşa Asliye Hukuk Mahkemesi’nde, İş Mahkemesi sıfatıyla açılan maddi ve manevi tazminat davalarının devam ettiğini dile getirerek, “Bu davaların eksiklikleri büyük oranda giderildi ancak kusur yönünden ceza davasının sonucu bekleniyordu. Asliye Hukuk Mahkemesi, kusur yönünden ceza mahkemeleri hangi raporu esas aldıysa tekrar bunun üzerinden bilirkişi incelemesi yapacak. Hem kusurun ne oranda kimde olduğu hem de maddi kayıpların, destekten yoksun kalma dediğimiz maddi tazminatların oranının belirlenmesi anlamında dosyalar tek tek ele alınacak” dedi.
Bu sürecin de çok uzayacağı kanaatinde olmadıklarını vurgulayan Çetin,
“Yani önümüzdeki 4-5 aylık dönem içinde tazminat davaları da sonuçlanacak. Tazminat davalarının sonuçlanması ailelerin acılarının giderilmesi anlamında bir katkı sağlayacaktır ama bizim için esas olan ceza yargılamasıydı. Ceza yargılamasının Bursa’daki ayağı sonuçlanmış oldu” diye konuştu.
İlçeye bağlı Bükköy’de 2009’da meydana gelen grizu patlamasında 19 kişi ölmüştü.
Olayla ilgili Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “taksirle ölüme ve yaralamaya neden olma” suçundan açılan davada, Bükköy Madencilik Turizm Ticaret AŞ’nin yönetim kurulu başkanı Nurullah Ercan, yönetim kurulu üyeleri Kasım Karataş ve Orhan Latif Ercan’a 5’er yıl, maden ocağının şefi Bayram Erdoğan, teknik nezaretçi Hayrettin Çelik ve taşeron firmanın sahibi Fahrettin Şolpan’a ise 6 yıl 8’er ay hapis cezası verilmişti.
Mahkeme heyeti, madende işçi olarak çalışan ve taşeron firmaya işçi temin ettiği bildirilen Ahmet Yalvaç’ın ise beraatına hükmetmişti