DOLAR
28,8595
EURO
31,6041
ALTIN
1.857,24
BIST
7.959,95
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Hafif Yağmurlu
7°C
Bursa
7°C
Hafif Yağmurlu
Pazartesi Gök Gürültülü
13°C
Salı Hafif Yağmurlu
16°C
Çarşamba Hafif Yağmurlu
12°C
Perşembe Az Bulutlu
14°C

Mucize bitki Mustafakemalpaşa’da yetişiyor

Mucize bitki Mustafakemalpaşa’da yetişiyor
Yavuz Süt Mamülleri Mustafakemalpaşa

Gördüğün yerde sahip çık ona, o her yerden gülümser sana… Sağlıktan, Türkiye Turizmine faydası olan çiçek…

Ülkemizde siyah harbak, boğça (bohça) otu, dana bağırtan, dana kıran Noel Gülü, Dana Börü isimleri ile bilinen
Helleborus (Ranunculaceae).

Endemik olmayan bir bitki türüdür (Her yerde yetişiyor). Ülkemizde 20’ye yakın çeşidi bulunmakta. Ama özellikle Uluabat Gölü’nün güneyinden Çatal Dağı’na (Sincansarnıç, Akarca, Tümbüldek) kadar yoğun olarak görülmekte olup Aralık ve Haziran Ayları arası toprakta bitivermektedir.

Mucize bitki Mustafakemalpaşa'da yetişiyor

Bolu Kastamonu, Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu’da da yetişiyor; yetiştiriliyor değil yetişiyor kendinden bitiveriyor. Görsel güzelliğinden öte faydaları oldukça fazla; özellikle hayvanlarda görülen süt kesen hastalığı (Hayvanların sütten kesilmesi, süt verememesi) için birebir faydalı. Kanser hastalığına karşı bitkinin faydalı olup olmayacağı laboratuvar ortamlarında şu an için araştırılıyor.

Türkiye turizmine katkısı nedir?

Türkiye’yi ziyaret eden Japon turistlerin en çok ziyaret ettikleri yerlerden birisi Gölyazı Köyü’dür ki, Japonya’da ”Dünya’nın görülmesi gereken 16 bölgesinden biri olarak” Gölyazı Köyü anılır. Tabi ki Japonlar sadece köyü ziyaret etmek için değil, Noel Gülü olarak andıkları Dana Börü Çiçeği’ni de görmek için kıtalar arası ziyaretlerini gerçekleştirirler. Niye mi çiçek onlar için bu kadar değerli: Noel Gülü onlar için kutsal ve mistik bir anlam taşıyor. Japon inanışlarında efsanelerinde Noel Gülü çiçeği sıkça yer almakta, hatta Türkiye’de Japon Noel Gülü Derneği  bile bulunmakta. Özellikle Bolu’ya ve Gölyazı’ya gelen Japon turistlerin %80’i sırf bu inanışı perçinlemek için Noel Gülü ile fotoğraflar çektirmektedirler.

Mucize bitki Mustafakemalpaşa'da yetişiyor

Mustafakemalpaşa’lı Muzaffer Ceylan’nın katkılarıyla, Japon turistleri Mustafakemalpaşamıza gelmelerini sağlamak amacıyla hazırlanan Noel Gülü Çiçeği ile ilgili kısa bir metin oluşturuldu.

Bu metni Dostmedya ailesi olarak sizlerle paylaşmak istedik

“Japon Noel Gülü Derneği ve Japonya Konsolosluğuna ithafen Mustafakemalpaşa Belediyesi tarafından hazırlanan Noel Gülü kışa renk salsın.”

Biliyorum kolay değil yaşamak. Ama işte bir ölünün yatağı hala sıcak, birinin saati işliyor kolunda.

Böyle demiş büyük Türk şairlerinden Orhan Veli.

Zaman bize bağlı değil günümüzde, o sürekli ilerler. Geçmişte de böyleydi zaman, jeolojik çağda da belki aynı zamanda oluştu bu göl, bu mağara ve bu şelale. Bilemeyiz. Belki de yaşıtlardır tarih öncesinde kalan günlerden. Tarih yazılmazdan önce noelde genç ve fakir bir çoban Hz. İsa’nın akşam yemeğine davetlidir. Fakat hediye olarak götürebileceği hiçbir şeyi yoktur yoksul çobanın. Noel zamanı çiçek açmış olan bu çiçeği toplar bir kucak. Hoş, o takvimde doğada başka çiçek de yoktur aslında. O zamandan sonra bu çiçek Noel Gülü olarak bilinir. İşte o çobanın yaşıtları olan bizim çobanlarımız da bu dağlarda tanışmış bu çiçekle ve danabağırtan adını koymuşlar ona. Aslında danasusturan adı daha çok yakışırmış yakışmasına da zamanla dil tembelliğine bağlı olsa gerek danabörü olarak bilinmiş yüzyıllarca yöremizde. Aslında her canlı bilir bu çiçeğin zehrindeki mucizeyi. Zehirli olduğunu bildiğindendir dikeni çalıyı yiyen keçinin bile bu çiçeğe dokunmayışı.

Mucize dedik de yüzyıllar öncesi bizim çoban yaşamış bu mucizeyi. Hayvanın gözüne perde indiğinde bu çiçeğin kökünü kulağına sokmuşlar. Bir gecede kulak davul gibi şişse de o gecenin sabahında o perde kalkmış hayvanın gözünden. Bu çiçeğin kökünü çıkardıklarında sibobu çekilmiş lastik gibi inmiş o şişen kulak. Bu kadarla kalsa iyi, sola dedikleri yani süt kesen hastalığa yakalanmış çobanların koyunları. Zehrini bilen çobanların fırınlayıp un haline getirdikleri çiçeğin mucizelerine tanık olmuşlar. Bizde çobanlardan dinledik topallayan hayvanların içinde danabörü bir kova suya ayaklarını sokup çıkarmakla tedavi gördüklerini.

Günümüzde artık bu yöntemler terk edilse bile insanoğlu laboratuvarlarda sürdürmüş hellabore ile ilişkisini. 2009 yılı Nisan Ayı’nda Berlin üniversitesinden bir ekip bitkinin tümör öldürücü özelliği üzerine yaptıkları çalışmayı yayınladılar. Bu çalışmanın amacı Noel Gülünün geleneksel kullanımlar dışında kanser, lösemi, lenfoma gibi hastalıklarda tedavi edici özelliğinin araştırılmasıydı. Bunun için suda çözünmüş Noel Gülü ekstresi insanlardan alının çeşitli kanser hücrelerine verildi.

Noel Gülü ekstresinin sağlıklı hücrelere dokunmadan kanserli hücrelere nüfuz ederek bu hücrelerin kendi kendini imha etmesine yol açtığı görüldü. Özellikle başka bir bitkisel kanser ilacı olan wincris ile birleştiğinde çok etkileyici sonuçlar alındı. O her yerde gündüz feneri gibi parıldarken biz peşinden gittik. Uluabat Gölünün güneyinden Suuçtu Şelalesi‘ne kadar olan koridorda her yerde karşımıza çıktı. Belçika’da yaşayan bir vatandaşımız bu çiçeği bu sene kasım aynın başlarında parkta gördüğünü ileri sürdü. Daha önceleri yani yazın parkın bu bölümünde karışık çiçekler vardı. Sonbahar gelince park görevlileri çiçekleri söküp yerlerine Noel Güllerinin fidelerinden bolca dikmişler.

Henüz tek tük açsalar da ilerleyen zamanlarda güzel çiçeklerinden bolca göreceğiz. Biraz resim çektim ama kar yağdığında da çekmek istiyorum demiş. Belçika’nın laboratuvarlarında insanlığın büyük derdi kansere çareler aranırken belediyeleri de orta refüjlerde vatandaşlara bu çiçeği tanıtma gayretinde anlaşılan. Bizler dağlarımızda Noel Gülü tarlaları gördük. O zehirli güzellik getirdi bizleri Suuçtu’ya kadar. Suuçtu’da gördük ki hep böyle buraları. Geçip giden mevsimlerde, insanlarla güzel; insanlar varsa eğer sevinç içinde gürül gürül akıyor sular. Gökyüzünün aydınlığı kutlanıyor sanki.

Mucize bitki Mustafakemalpaşa'da yetişiyor Mucize bitki Mustafakemalpaşa'da yetişiyor

Dostmedya Haber’i sosyal medyada takip ederek, son dakika Mustafakemalpaşa Haberleri’ne anında ulaşabilirsiniz.